KEŞAN KENT MÜZESİ AÇILDI
Çanakkale Savaşları Dönemindeki menzil hastanesi artık müze olarak veriyor
TRAKYA 2000 - Keşan’ın tarihi geçmişini en doğru şekilde gelecek nesillere aktarma amacıyla çalışan Keşan Belediyesi’nin vizyon projelerinden olan Kent Müzesi, 18 Mart 2024 Pazartesi günü açıldı.
Saat 13.00 sıralarında başlayan açılışa; Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, Trakya Üniversitesi Rektörü Erhan Tabakoğlu, AK Parti İl Başkan Vekili Aydoğan Akıncı, AK Parti Keşan İlçe Başkanı Gürcan Kılınç, MHP İlçe Başkanı Adnan İnan, Yenimuhacir Belediye Başkanı Mustafa Türker, belediye meclis üyeleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, siyasi partilerin temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın söylenmesiyle başlayanda törende açış konuşmasını Helvacıoğlu yaptı.
“Ne mutlu, Çanakkale kahramanlarının yolundan gidenlere”
Mustafa Helvacıoğlu, konuşmasının başında “Ben müzemizle ilgili konuşmadan önce, bir borcumu ödemek istiyorum. İzninizle, Çanakkale şehitlerimizi, bu yıldönümü gününde anmak istiyorum.” dedi.
109 yıl önce, Çanakkale’nin vatan ve milletin imdadında olduğunu belirten Helvacıoğlu, “Keşan ise, arkamdaki menzil hastanesiyle Çanakkale kahramanlarının yaralarını sarmaktaydı. İşte o kahramanlarımızın hastanesinin önündeyiz. Burayı teşrifleriyle onurlandıran, Anafartalar Kahramanımız Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, bütün şehitlerimizi, saygıyla ve rahmetle anıyorum. Ruhları şad olsun. Biz Keşanlıyız. Bizde çok müzisyen vardır. Her birimiz, türküler ve şarkılar biliriz. Ama en çok bildiğimiz türkü Çanakkale türküsüdür. Biz Keşanlıyız. Bizde duygulu insan çoktur. Ama yaşamımızda bizi en çok gururlandıran, en çok duygulandıran Çanakkale kahramanlarıdır. İnsan unutur. Ama Keşanlıların hiçbiri, analarının nasırlı ellerini öpüp, nişanlılarını geride bırakıp, kuzular gibi kınalanıp Çanakkale’ye gönderilen o yiğitlerin destansı mücadelelerini hiçbir zaman unutmaz Keşanlılar, çok şey için dua eder. Ama eminim, en çok duayı ettikleri Çanakkale kahramanlarıdır. En içten dualarımız,15 yaşında toprağa düşenler içindir, okullarını bırakıp, cepheye koşanlar içindir. Keşan’ın çok gururu vardır. Ama her bir Keşanlı, Koca Seyit’in kahramanlığıyla Yahya Çavuş’un direnciyle gurur duyar. Her bir Keşanlı ve Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğiyle gurur duyar. Yolumuz, Çanakkale kahramanlarının yoludur. Bu şu demektir; hayatında, Çanakkale gibi darboğazlar görebilirsin. Çanakkale gibi, saldırılara uğrayabilirsin. Çanakkale’deki gibi, herkes toplanıp sana hücum edebilir. Herkes seni ezip geçmek isteyebilir. Ama sen, Seyit Onbaşı gibi, yüklerin altına girmişsen, Arıburnu gibi, Anafartalar gibi, Conkbayırı gibi direnmişsen Atatürk gibi kalbinden vurulsan da mücadele etmişsen Çanakkale kahramanlarına layıksın demektir. Ne mutlu, Çanakkale kahramanlarının yolundan gidenlere. Ne mutlu, Çanakkale ruhunu anlayanlara. Kardeşlerim, söylenecek çok söz var. Ama uzatmak istemiyorum. Bir kez daha Çanakkale şehitlerimiz ve tüm aziz şehitlerimiz huzur içinde uyusun. Allah hepsinden razı olsun.” şeklinde konuştu.
“İşte en büyük gururlarımızdan biri karşınızda"
Geçmiş ile gelecek arasında, adeta bir köprü kurduklarını ifade eden Mustafa Helvacıoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “Mazisi olmayanın, geleceği olmaz, bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Biz Keşan’ın ruhuna, geçmişten gelen izine, korunması gereken değerlerine yılmadan, yorulmadan sahip çıktık. Daha önce “Siperin Ardı Keşan Menzil Hastanesi” filmimizin galasında, bir söz söylemiştim. “Bir kente ait olma duygusunu en güçlendirecek çaba; kentsel belleğe yapılan yatırımdır.” demiştim. Biz, Keşan’da bu anlamda çok yatırımlar yaptık. Biz sadece, yol, tesis, park, spor alanları gibi hizmetler vermedik. Biz Keşan’ın geçmiş mirasına da sahip çıktık. Keşan’ın, geçmişi ve birikimine yönelik materyaller topladık. Keşan’ın kurtuluşunun 100. yılında, birçok programa imza attık. Biz sadece yolları, kaldırımları düzenlemedik. Kent bilinci amacıyla, söyleşiler ve toplantılar da düzenledik. Sözlü tarih çalışması da yaptık. Biz sadece ulusal ve uluslararası şenlikler, festivaller düzenlemedik. “100. Yılında Keşan Sempozyumu” da düzenledik. Sempozyum kitabı da hazırladık. İlber Ortaylı hocamızın da içinde bulunduğu, “Siperin Ardı Keşan Menzil Hastanesi” isimli belgesel film yaptık. Bu liste o kadar uzun ki anlatamam. Bu eserleri çoğaltmak için, Allah izin verirse, Keşanlı destek verirse durmadan çalışmaya devam edeceğiz. İşte en büyük gururlarımızdan biri karşınızda. Keşan Kent Müzesi, devasa bir eser olarak, önünüzde duruyor. Menzil hastanemizi, müze olarak şehrimize kazandırmaktan gurur duyuyoruz.”
“Her bir köşesiyle ilgilendik”
Kent Müzesi’nin kendisi için ayrıca bir anlamı daha olduğunu dile getiren Helvacıoğlu, “5 yıl önce seçimlerde, vaat ettiğim ilk 10 projeden biri müze yapmaktı. Bugün bu vaadimi de gerçekleştirmenin huzuru ve mutluluğu içindeyim. Doğduğum, büyüdüğüm bu medeniyetler merkezi Keşan’a daha çok eserler bırakmayı bizlere nasip etmesi için dua ediyorum. Bu yapı, 1900’lü yıllardan, 1983’e kadar hastane olarak şifa sundu. Sonra okul oldu, bilgi sundu. Burada birçok Keşanlının hatırası var. Sonra biliyorsunuz kaderine terkedildi. Eminim hatırlıyorsunuz, hali çok vahimdi. Bu hatıranın, bu şekilde olması bize yakışmazdı. Atalarımıza yakışmazdı. Nasıl ki Keşan Şehitliği’mizi düzenlediysek, onlara yakışır hale getirdiysek bu binayı da yapmamız lazımdı. 2019’un sonunda kolları sıvadık. Hedef koyduk. 2021 yılında başlattığımız restorasyon projesi yaklaşık 1,5 yıl sürdü. Burası, yaşayan bir müze olmalıydı. Keşan’ın birçok kanaat önderi ile görüştük. Bağış kampanyaları düzenledik. Her bir köşesiyle ilgilendik. Envanterler topladık. Kilometrelerce yol gitti. Çok kapılar aşındırdık. Burayı, yaşayan bir müzeye dönüştürdük. Keşan’ın geçmişini, ilmek ilmek işledik. Tarihi, bilimi ve teknolojiyi bu müze için değerlendirdik. Müzemizin, aynı zamanda kültür, sanat ve eğitim kampüsü olma yolunda çaba sarf ediyoruz. Müzemizin, aynı zamanda, Keşanlıların nefes alacağı bir alan olmasına çalıştık. Bugün açıyoruz ama daha açılmadan çok yerden konuk ağırladık. Daha açılışı olmadan, birçok bilimsel ve sanatsal etkinliğe ev sahipliği yaptık. Ve ayrıca bir şey daha söylemek istiyorum. Müzemiz açılmadan ödül aldı. Tarihi kentler birliği, restorasyonuyla müzemizi ödüle layık gördü. İçinde atölye alanları, açık hava sineması, Keşan’ın birçok değeri, müze cafesi eserleriyle, muhteşem bir esere dönüştü.” diye söyledi.
“Keşan’ın mazisinde yolculuğa çıkmaya hazırlanın”
Geleceğe sadece bir eser değil, eser içinde eserler bıraktıklarının altını çizen Mustafa Helvacıoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti: “Alt katı ayrı, üst katı ayrı iki müze kazandırdık. Keşan’ın markaları var biliyorsunuz. Satır etimiz, koru dağı balımız, bamyamız marka. Saros Körfezi’miz, Keşansporumuz, BSM’miz bir marka. Geçen gün temelini attığımız OSB, yakında bir marka ve işte bir Keşan markası daha; Keşan kent müzesi. Eser Keşan’ın, büyük gurur Keşanlılarındır. Ben, bu eserin kazandırılmasında, emeği geçenlere de teşekkürü bir borç biliyorum. Bugün değerli teşrifleriyle yine Çanakkale şehitlerini anmaya gelen, sayın cumhurbaşkanımıza bu özel günde, en derin şükranlarımı sunuyorum. Mazimizin kutlu izlerine, her yerde sahip çıkan ve müzemize destek veren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkürlerimi arz ediyorum. Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a Keşan halkının iyi dileklerini, şükranlarını sunuyorum. Bu eserde emeği geçen Bakan Yardımcımız Sayın Gökhan Yazgı’ya da özel olarak çok teşekkür ediyorum. Kendilerinin önceki görevleri, kültür varlıkları ve müzeler genel müdürlüğü sıfatıyla hem ülkemize hem de Keşan’ımıza büyük katkıları olmuştur. Hem restorasyonda, hem teşhir tanzimde, hem de çevre düzenlemesinde, Kültür Ve Turizm Bakanlığı’mızın, Bakan Yardımcımız Gökhan Yazgı’nın desteğine minnettarız. Kültür ve Turizm Bakanlığımız, ocak ayında yaptığımız başvuruya 2 hafta gibi kısa bir sürede geri döndü. Bakan Yardımcım Sayın Gökhan Yazgı’nın büyük katkısı, emeği, ilgisi hiçbir zaman unutulmayacaktır. Gökhan Yazgı Bakan Yardımcımız adeta soyadı gibi müzemizin yazgısını değiştirmiştir. Sayın Bakan Yardımcımız, eğitim hayatında, “insan kaynaklarında motivasyon” konusunda master yapmış kıymetli bir yöneticimizdir. Kendisi tıpkı bu uzmanlığı gibi bizi de motive etmiştir. Yanısıra, 4 yıl boyunca inşaatından tasarımına, projesinden envanter toplanmasına her şeyiyle ilgilenen, müzeye çocuğu gibi, en kutsal bir hazine gibi, en görkemli miras gibi davranan Keşan Kent Müzesi Koordinatörü Arkeolog Aslı Avcı’ya, hepinizin huzurunda teşekkür ediyorum. Müzemize bağışta bulunan, kıymetli hazinelerini geleceğe miras bırakan, evlerinde sakladıkları hatıraları sunan hemşerilerimize candan şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca müzemizin teşhir tanzim uygulamasını gerçekleştiren Müze Sanat Firması’nın her bir özverili mensubuna çok teşekkür ediyorum. Restorasyonunu gerçekleştiren Bayramoğulları Firmasına, çevre düzenlemesini gerçekleştiren Hacettepe Grup Firmasına emekleri için minnettarız. Dünden bugüne burada çalışan herkese, Keşan Belediyesi’nin özverili personeline, el emeği göz nuru döken her bir kişiye yürekten teşekkür ediyorum. Sözümü burada bitiriyorum. Birazdan, zaman tünelinde yolculuğunuz başlayacaksanız. Keşan’ın hikayesini görmeye hazırlanın. Keşan’ın mazisinde yolculuğa çıkmaya hazırlanın. Eser sizindir, gurur duyun. Tarihi bir günde, tarihi bir olaya tanıklığa gelen sizlere, ekranlarında bizleri izleyen çok değerli Keşanlılara saygılarımı sunuyorum. Keşan Kent Müzesi; gelecek nesillerimize, günümüzden kıymetli bir hediye olsun. Şanlı atalarımızın, aziz hatıralarına hürmetler olsun. Çanakkale zaferimizin 109. Yılında, zaferimizin yıldönümünde, şehitleri anma gününde Keşan’a ve ülkemize gururla armağan olsun.”
“Çok güzel bir müzeyi Keşan’a kazandırdı”
Daha sonra konuşan Yazgı, “Ezan için bayrak için topraklar için 18 Mart 1915’te şaadete yürüyen tüm şehitlerimiz için rahmet diliyorum Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere toprak için can veren şehitlerimizin bizim için derin anlamı var. Bu insanlar eğitimi, yaşına bakmadan bu vatan için ölüme koşmaktan çekinmeyenler. Hala bu ülke bu vatan için savaşan insanlar var. 109. yılını kutluyoruz zaferimizin. Cephede savaşanlar kadar yaralıların tedavi edilip tekrar cepheye gitmesini sağlayan noktalar vardır. Bunların biri önünde durduğumuz menzil hastanemizdi. Bu yapıları korumak çok güç. Belediye Başkanımız Mustafa Helvacıoğlu bana bu binayı gösterdiğimde “Yapabilecek misin?” diye sordum. Destek olursak Trakya’nın en güzel müzesi yapacağına dair söz verdi. Böyle çok güzel bir müzeyi Keşan’a kazandırdı. Bir binayı yaşatmak, kültür geçmişimizin izleri planlamak kolay değildir. Bunlar kolay değil ve ekip çalışması. Ankara ile olan uyum. Başkanımız bazen haftada 1 kapımızda oluyordu. ‘Tüm Keşanlılar da müzeye sahip çıktı ve eser vermek için yarışa girdi’ dedi. Bir belediye için müzeler gelir getirici değildir, işletmesi zordur ama bir o kadar değerlidir. Kültürümüzün hafızası müzelerdir. İçindeki her şey hiçbir zaman unutulmamalı. Birçok belediye bunu önemsemez. Keşan Belediyesi böyle yapmadı ve zor olanı tercih etti. Müze yaptı. Zoru başardığı için teşekkür ederim. Burası sadece müze değil kültür merkezi haline dönüşecek. Bakanlık sanatçılarımızı buraya sık sık yollayacağız. Birlikte barış içerisinde güzel günler geçireceğiz. Bu binanın kent müzesi olarak işlenmesinde çalışan herkese teşekkür ediyorum.” dedi.
Konuşmaların ardından Helvalcıoğlu, Yazgı’ya teşekkür plaketi ve pul koleksiyonu takdim etti.
Program açılış kurdelesinin kesilmesi ve Kent Müzesi’nin ziyaret edilmesinin ardından sona erdi.